Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Dr. Hasan Çetinkaya, çocuklarda yaygın ve bulaşıcı bir hastalık olan şap hastalığına karşı aileleri uyardı. Özellikle sonbahar ve kış aylarında artan bu hastalığın belirtileri, bulaşma yolları ve korunma yöntemleri hakkında önemli bilgiler veren Çetinkaya, çocuğa enfeksiyon bulaştığı takdirde 3-5 gün içinde hastalığın belirtilerinin ortaya çıktığını söyledi. : “Bu hastalık genellikle 7-10 gün içerisinde kendi kendine iyileşebilen bir hastalıktır.” Ancak çok nadiren beyin enfeksiyonları, menenjit gibi enfeksiyonlar ve kalp krizi (miyokardit) gibi ciddi durumlara neden olabilir. Bu nedenle ciddiye alınması gereken bir hastalık olduğunu söyledi.
“EN ÇOK 5 YAŞIN ALTINDAKİ ÇOCUKLARI ETKİLİYOR”
Bu hastalığın özellikle yaz ve sonbahar aylarında salgınlara yol açtığını belirten Çetinkaya, şöyle konuştu: “Yaz döneminde otellerden ve yüzme havuzu gibi toplu yaşam alanlarından bulaşabiliyor. Sonbaharda okul, kreş gibi toplu alanlarda sıklıkla bahsedilen bir hastalıktır. Bu hastalık viral bir enfeksiyondur ve esas olarak ellerde, ayaklarda ve gluteal bölgede küçük yaralara neden olabilir. Ağızda ağrılı yaralara neden olarak beslenme sorunlarına yol açabilen bir hastalıktır. Viral bir enfeksiyon olduğu için bulaşma riski mevcut olduğundan okuldaki ve anaokulundaki çocuklarımızın dikkat etmesi gereken bir hastalıktır.
Genellikle bir çocuktan diğerine çocuğun dışkısı veya solunum salgıları (öksürme ve hapşırma) yoluyla bulaşabilir. Bu hastalıktan en çok 5 yaş altı çocukların etkilendiğini gözlemliyoruz. Bu hastalık en çok anaokulu ve ilkokul çocuklarında görülür. Başka bir çocuğun enfekte olması durumunda hastalığın belirtileri 3-5 gün içinde ortaya çıkar. Enfeksiyondan sonra hafif bir ateş bekleniyor.
El ve ayakların gluteal bölgesindeki küçük yaralar çok ağrılı değildir ancak hafif kaşıntı ile devam eder. Ağızdaki yaralar bazı çocuklarda beslenme sorunlarına ve dehidrasyona neden olabilir. Hastanelerde bu hastalara sıvı tedavisi ve sıvı takviyesi sağlayabiliyoruz” dedi.
“EN ÖNEMLİ KORUMA YOLU HİJYENDİR”
Kendi kendine iyileşen bu hastalığın hafife alınmaması gerektiği uyarısında bulunan Çetinkaya, şöyle konuştu: “Bu hastalık genellikle 7-10 gün içerisinde kendi kendine iyileşebilen bir hastalık olmasına rağmen çok nadiren menenjit, miyokardit gibi beyin enfeksiyonları gibi ciddi durumlara da neden olabiliyor. ” . Bu nedenle ciddiye alınması gereken bir hastalıktır.
Çocuğunuzda el-ayak hastalığı varsa 7-10 gün kadar okula ve kreşe gitmemelidir. İlk 7 ila 10 gün içinde bu hastalığı başka birine bulaştırma şansı daha yüksektir. Bu hastalıkta virüsün atağı nefes alma, öksürme ve hapşırma yoluyla 3-4 hafta devam ediyor. Virüsün bebeğin dışkısı yoluyla yayılması 4-6 hafta devam ettiğinden ilk birkaç hafta bulaşma açısından dikkatli olmak gerekiyor. Anaokulunda veya okulda çocuklarımızı bu hastalıktan korumanın en önemli yollarından biri el hijyenine dikkat etmektir. Çocuklar lavabodan çıktıktan sonra ellerini dezenfekte etmeli ve yıkamalıdır.
Yemeklerden önce ellerinizi yıkamanız ve okul ortamındaki ortak eşyaları sık sık dezenfekte etmeniz çok önemli. Her ne kadar bu hastalık kendi kendine iyileşebilen bir hastalık olsa da, hastalıktan kurtulan kişilerde parmak, el ve ayaklarda pullanmalar görülebilir, ancak bu herkeste geçerli değildir. Nadiren hastalıktan 1-2 ay sonra tırnak kaybı meydana gelebilir. “Bazı ailelerin tırnakları düşen çocuklarını bize getiriyorlar, biz de tetkiklerimizi yaptıktan sonra bu çocukların daha önce el-ayak hastalığına yakalandığını tespit ediyoruz” dedi.
İHA