“Diyabet, ömür boyu insülin kullanımını gerektiren bir yaşam tarzıdır” Tip 1 diyabet, pankreastaki adacık hücrelerinin otoimmün yıkımı sonucu insülinin mutlak eksikliğinin olduğu bir durumdur. İnsülin, pankreasın adacık hücreleri tarafından sentezlenen ve kan şekerini düzenlemek için gerekli olan hayati bir hormondur. İnsülin eksikliği olduğunda hücreler enerji için ihtiyaç duydukları glikozu kullanamadığından kan şekeri seviyeleri yükselir. Bu durum genellikle çocukluk veya ergenlik döneminde ortaya çıksa da her yaşta ortaya çıkabilir. Tip 1 diyabet bir hastalıktan ziyade yaşam boyu insülin kullanımını gerektiren bir yaşam tarzıdır. 5-14 yaş arası çocuklar risk altında! Tip 1 diyabet Türkiye'de son yıllarda artış gösteriyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkede yaklaşık 20.000 çocuk ve genç tip 1 diyabet tanısıyla yaşıyor. Bu sayı dünya çapındaki artışa paralel olarak artıyor. Bu hastalık en çok 5-14 yaş arası çocuklarda görülür. Aşırı susama ve sık idrara çıkma tip 1 diyabetin başlıca belirtileridir. Tip 1 diyabet genellikle ani belirtilerle ortaya çıkar. Çocuklarda en sık görülen belirtiler ise Doç. Dr. Sebahat Yılmaz Ağdıoğlu bunu şöyle sıraladı; • Aşırı susama ve sık idrara çıkma: Çocuklar gece boyunca çok fazla su içmeye başlayabilir ve sık sık tuvalete gitme ihtiyacı duyabilirler. Tuvalet eğitimini tamamlayan bir çocukta gündüz veya gece de yatak ıslatma sorunu yaşanabilir. • Aşırı yorgunluk: Enerji eksikliği ve halsizlik hissedebilirsiniz. • Açıklanamayan kilo kaybı: İnsülin eksikliği nedeniyle vücut enerji için yağ ve kas dokusunu kullanmaya başlar. • Bulanık görme: Artan kan şekeri seviyeleri göz merceğinin şişmesine neden olabilir. • İştah artışı: Vücudunuz enerjiyi gerektiği gibi kullanamadığı için daha fazla yemek yemeniz gerekebilir. En çok hangi çocuklar etkileniyor? Tip 1 diyabetin kesin nedeni tam olarak bilinmese de bazı risk faktörleri tespit edilmiştir: • Genetik yatkınlık: Ailesinde tip 1 diyabet öyküsü olan çocuklar daha yüksek risk altındadır. •Otoimmün hastalık öyküsü: Vitiligo, çölyak hastalığı veya Hashimoto hastalığı gibi diğer otoimmün hastalıkları olan çocukların tip 1 diyabet geliştirme olasılığı daha yüksektir. •Çevresel faktörler: Viral enfeksiyonlar ve beslenme alışkanlıkları gibi çevresel faktörler, hastalığın başlangıcında rol oynar. hastalık. Erken teşhis her zaman önemlidir Tip 1 diyabet hızla ilerleyerek ketoasidoz adı verilen hayatı tehdit eden bir duruma yol açabilir. Bu nedenle ebeveynlerin ve öğretmenlerin belirtilerden haberdar olmaları ve herhangi bir endişeleri varsa derhal bir sağlık uzmanına başvurmaları önemlidir. Tedavi Seçenekleri Tip 1 diyabetin kesin bir tedavisi olmasa da hastalığın tedavisi mümkündür. Diyabet tedavisi genellikle şunları içerir: • İnsülin tedavisi: Vücudun ihtiyaç duyduğu insülini sağlamak için düzenli enjeksiyonlar veya insülin pompaları kullanılır. • Kan şekeri takibi: Kan şekeri seviyelerinin düzenli ölçümü, tedavi planınızın etkili bir şekilde uygulanması açısından kritik öneme sahiptir. Bu amaçla sürekli glikoz ölçüm sistemi olan sensörler günümüzde etkin olarak kullanılmaktadır. • Diyet ve egzersiz: Sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivite kan şekerinin kontrolüne yardımcı olur. ''Alışılmadık bir sağlık sorunu değil'' Tip 1 diyabet, çocukluk çağında ortaya çıkabilen, nadir olmayan bir sağlık sorunudur. Erken teşhis, etkili bir tedavi planı ve diyabet teknolojileri sayesinde çocuklar sağlıklı bir yaşam sürdürebiliyor. Bu nedenle kamuoyunun bu konuda bilinçlendirilmesi, ailelerin semptomlara karşı uyanık olması ve sağlık politika yapıcılarının diyabetli her çocuğa diyabet teknolojileri sağlanmasına yönelik bir eylem planı hayata geçirmesi büyük önem taşıyor. Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası